Sabuntaşı
Kenya - Uganda arasındaki bölgeden, özellikle de Victoria gölü civarından açık ve kapalı maden ocaklarında çıkartılır. (Dünyanın farklı coğrafyalarında da bulunabilmesine karşılık sabuntaşı işleme ve oyma sanatı özellikle Doğu Afrika ülkelerine mahsustur ve yıllardır bu konuda haklı bir ünü mevcuttur.) Kayaların on binlerce yıllık ısı ve basınç altındaki başkalaşımı sonucunda oluşmuş bir taş olan Sabuntaşı, günümüzde karakteristik pudra mineralinin hammaddesi olarak da bilinir ve ilaç hammaddesi olarak da kullanılır.
Aside, ısıya ve diğer kimyasallara karşı dayanıklıdır. Doğal rengi, açık gri ve yeşilin tonları arasında değişir. Oyulduktan sonra genellikle cilalanarak muhafaza edilir. Dekoratif olarak akrilik boya ile renklendirilir. Boya üzerine bıçak ucuyla yapılan konturlar sayesinde zaman içinde Afrika resim ve desenleri Sabuntaşı ürünlerin üzerlerinde yer almıştır.
Dünyanın çeşitli büyük müzelerinde Afrika taş oyma sanatını gösteren bir sürü eser mevcuttur. Bu da Afrika insanının sanat ile ne kadar uzun zamandır yoğrulduğunun ve çok eski çağlarda bile sanata önem verdiğinin önemli bir kanıtıdır.
Tarihçe
19.yy. başından itibaren Avrupa insanı Sabuntaşından yapılmış lavabo, küvet ve günlük yaşamlarında kullandıkları çeşitli ürünlerle tanışmıştır. Belki de bu tanışıklık yüzünden Batı insanı bu taşa insan vücudundaki negatif enerjiyi alan, bulunduğu ortama pozitif enerji veren bir nitelik vermiştir. Bu sav günümüzde doğu kökenli çeşitli öğretiler tarafından da kabul edilmiş, doğruluğuna inanılmıştır.
